İzmir’in Menemen ilçesinde, polis ekiplerinin gümrük çalışanlarına yönelik düzenlediği rüşvet operasyonu kamuoyuna “başarı” olarak sunuldu. 25 kişinin gözaltına alındığı operasyonda 12 kişi tutuklandı. Fakat asıl soru şu: Birkaç kişinin tutuklanmasıyla kök salmış bir sistem nasıl değişecek?

Menemen Cumhuriyet Başsavcılığı’nın koordinesinde yürütülen soruşturmada, kırmızı ve sarı hatlardan geçen konteynerlerin, gerekli incelemeler yapılmadan geçişine izin verildiği, eksik beyanname düzenlendiği ve rüşvet karşılığında işlemlerin hızlandırıldığı tespit edildi. MASAK verilerine göre 4 memurun banka ve kripto para hesaplarına toplam 3 milyon 850 bin TL aktarıldı. Peki bu kadar para dönerken, bu ağı besleyen daha büyük figürler neredeydi?

Büyük operasyon denildi ama

Operasyon sabahı 25 kişi gözaltına alındı. Aramalarda az miktarda nakit para, birkaç altın ve biraz da esrar maddesi ele geçirildi. Gümrük gibi milyarlarca liranın döndüğü bir sektörde, olayın maddi boyutunun sadece birkaç altınla sınırlı gösterilmesi ise ayrı bir ironi. “Büyük operasyon” başlığı atılan haberlerde, meselenin yapısal boyutu yine göz ardı edildi.

Hastalık hala içeride

Evet, 12 kişi tutuklandı. Ama kamuoyunun unutmaması gereken gerçek şu: Bireysel cezalar verildiği sürece, rüşveti doğuran sistem kendini yenileyerek yoluna devam eder. Asıl mesele birkaç memurun değil, bu düzene göz yuman, besleyen ve nemalanan daha büyük yapının ortaya çıkarılmasıydı. Ne yazık ki, sistemin derin yarasına pansuman yapılmış gibi görünüyor; hastalık ise hâlâ içeride.

Yarın başka bir yerde başka bir “başarılı operasyon” haberiyle karşılaştığımızda şaşırmayalım. Çünkü asıl değiştirilmesi gereken şey birkaç isim değil; bu düzenin ta kendisi.